Umre, İslam inancında önemli bir ibadettir ve hem Kur’an ayetleri hem de Hadislerde bu ibadetle ilgili pek çok öğüt ve bilgi bulunmaktadır. Bu blog yazısında, umrenin İslami açıdan önemini, Kur’an’da ve Hadislerde yer alan referanslarla birlikte ele alacağız. Umre, Mekke’de Kabe’yi ziyaret etmek, Safa ve Merve arasında sa’y yapmak ve diğer dini ritüelleri yerine getirmek anlamına gelir. Bu ibadet, Müslümanların manevi hayatında özel bir yere sahiptir ve hacdan farklı olarak yılın herhangi bir zamanında yerine getirilebilir. Yazımızda, bu ibadetin kişisel ve toplumsal anlamda taşıdığı değerlere dair ayet ve hadislerden örnekler sunacağız. Böylece umre ibadetinin derin manevi boyutlarını ve İslam’daki yerini daha iyi anlamış olacağız.
Umre ile ilgili Hadisler
“Hac ve umre yolcuları, Allah’ın seçkin misafirleridir; dua ettikleri zaman dualarını, tövbe ettikleri zaman da tövbelerini kabul eder.”
“Mescidimde kılınan bir namaz, Mescid-i Haram hariç, başka mescitlerde kılınan bin namazdan efdaldir. Mescid-i Haram’da kılınan bir namaz ise diğer mescitlerde kılınan yüz bin namazdan daha efdaldir.”
“İslâm beş esas üzerine kurulmuştur: Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in O’nun kulu ve elçisi olduğuna şehâdet etmek, namaz kılmak, zekât vermek, Kâbe’yi haccetmek, Ramazan orucunu tutmak.”
Peygamberimiz: “Telbiye getiren kişi de müjdelenir, Tekbir getiren kişi de müjdelenir’’ dedi. Yanında bulunan sahabeler: “Ya Resulullah, bu müjde, cennet midir?” diye sordular. Rasulullah “Evet.” diye cevapladı.
Umre ile ilgili Ayetler
Hac (ayları), bilinen aylardır. Kim o aylarda hacca başlarsa, artık ona hacda cinsel ilişki, günaha sapmak, kavga etmek yoktur. Siz ne hayır yaparsanız, Allah onu bilir. (Ahiret için) azık toplayın. Kuşkusuz, azığın en hayırlısı takva (Allah’a karşı gelmekten sakınma)dır. Ey akıl sahipleri, bana karşı gelmekten sakının. (Bakara 197.)
İnsanlar arasında haccı ilân et ki, gerek yaya olarak, gerekse nice uzak yoldan gelen yorgun argın develer üzerinde, kendilerine ait bir takım yararları yakînen görmeleri, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belli günlerde Allah’ın ismini anmaları (kurban kesmeleri için) sana (Kâbe’ye) gelsinler. Artık ondan hem kendiniz yiyin, hem de yoksula, fakire yedirin. (27,28)
Gerçek şu ki, İnsanlar için yapılmış olan ilk ev, alemlere bir hidayet ve bir bereket kaynağı olan Mekke’deki evdir. (Âl-i İmrân 96)
“Mekke’deki ev”den maksat Kâbe’dir. Bu ve başka birçok âyette Kâbe hakkında “ev” anlamına gelen beyt kelimesi kullanıldığından bu yapı Beytullah diye de anılır ki Türkçe’de “Allah’ın evi” anlamına gelmektedir (Kâbe hakkında bilgi için ayrıca bk. Bakara 2/125-127).
O zaman biz o evi insanların gidip gelip ziyaret edecekleri bir makam ve bir güvenlik yeri yaptık. Siz de İbrâhim’in makamından kendinize namaz kılacak bir yer edinin. İbrâhim ve İsmâil’e de, “Tavaf edecekler için, kendini ibadete verecekler, rükû ve secde edecekler için evimi temiz tutun” diye talimat verdik.